ŞEYH ES'AD'DAN FİRKATE DAİR...

Sözü ağyâra imiş hayf ol tûtî-yi can-bahşın
Benim âyîne-veş mebhût ü hayrân olduğum kaldı

Budur dâd u sitâd-ı dehrden sûd u ziyân ancak
Hezârân ârzûdan bir peşîmân olduğum kaldı

Çıkardı gevher-i yek-dânemi gavvâs-ı endîşem
Hemân genc-i sadefde bunca pinhân olduğum kaldı

Züleyhâ-yı zemân ömr-i azîzim gasb edip Gâlib
Cüvânlık âleminde pîr-i Ken’ân olduğum kaldı

Açılmazmış meğer gül-gonce-i kâmım bu gülşende
Benim hasret-keş-i fasl-ı bahârân olduğum kaldı

Meğer Leylâ derûnum hânesinde eylemiş mesken
Benim Mecnûn gibi sahrâda pûyân olduğum kaldı

Süpürdüm künc-i dilden gerçi genc-i mâl-i hulyâyı
Misâl-i kenz-i köhne cây-i mârân olduğum kaldı

ŞEYH ES'AD'DAN...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

"HÛ" SESLERİ GELİYOR ESKİ KONAKTAN!

BİR EHL-İ BEYT SEVDÂLISI: KEMÂL EDİP KÜRKÇÜOĞLU

ESRÂR DEDE'DEN AŞK-I KADÎM'E DAİR "GÜLDESTE"